Başlık: Gül Yetiştiren Adam
Yazar: Rasim Özdenören
Yayınevi: İz Yayıncılık
Sayfa: 144
"Ağlamak... yalnız gözyaşı dökebilen insan anlayabilir bazı şeylerin hikmetini."
Merhabalar...
Öncelikle bu yaz bu blogda Türk edebiyatına ait birçok kitap göreceğinizi söylemeliyim. Kendimce böyle bir karar aldım ve ne olursa olsun kendime verdiğim bu sözü bozmamaya kararlıyım. Kendi mis gibi dilimiz, yazarlarımız, edebiyatımız varken benim yabancılara bu denli zaman ayırmam oldukça yersiz bir ısrardı. Geç de olsa bu hatamın farkına vardım. Edebiyat, kitap ayrı bir dünya tamam ama kendimize ait bir şey varken... Ve blogda bahsedeceğim kitapların sırasını da kafamda belirlemiştim aslında fakat bugün ani bir kararla bu kitabı tüm listeyi acımdan değiştirerek başa aldım. Nedeni ise tabi ki kitabı çok sevmem. Bir şaheser değil belki ama beni özellikle bir sayfasında çok etkiledi. 'Sen ne yapıyorsun böyle?' dedirtti. O yüzden kitaba dair düşüncelerim aklımdan uçup gitmeden hemen bunları yazıya dökmeliyim dedim.
Rasim Özdenören ile bu kitabıyla tanıştım, siz de takdir edersiniz ki bu oldukça geç bir tanışma oldu. Bir çok kitaba işte böyle haksızlık ettim ben yıllarca. Hangi kitabı ile okumaya başlayacağımı bilemediğim için internette bir araştırma yapmaya koyuldum ve bu kitabında karar kıldım. İyi de bir tercih yaptığımı düşünüyorum açıkçası.
"Hiçbirimiz kendimize ait yerlerde gezinmiyoruz."
7 Güzel Adam'a ait bir özellik midir bilinmez çünkü Cahit Zarifoğlu da öyle.. ama bu adamlar çok karmaşık yazıyorlar be! Fakat Zarifoğlu'ndansa Özdenören'in kalemine daha hızlı alıştığımı söyleyebilirim.
Gül Yetiştiren Adam oldukça farklı bir kitap. Yazar iki farklı dünyayı konu almış bu kitabında. Aslında gelmiş olduğumuz noktaya bir eleştiri niteliğinde yazılmış bir kitap olduğunu da söyleyebilirim. Sonunda ise bu iki farklı yaşamı bir yerde kesiştirmiş Özdenören. Ben böyle kurguları seviyorum. Aslında başlangıçta birbirinde farklı zaman dilimlerine ait iki farklı olaya tanık oluyormuşuz izlenimi vermiş yazar. Biri Batı etkisinde kalmış yeni dünyamız diğeri ise bize ait olan. Ve zamanla bu yeni, göz kamaştıran dünyanın içerisinde kayboluşumuz... Kitabında sonunda ise hiçbir soru işareti kalmıyor okurun aklında. He şey anlam kazanıyor ve 'Allah bizi!' diyor insan ya da en azından be öyle dedim. Biraz tokat niteliğinde oldu bu kitap benim için.
Tabi sevdiğim kısımlar kadar sevmediğim kısımlar da vardı bu kitapta. Çok fazla ayrıntıya girmeyeceğim ama kitapta beni iten en önemli nokta kitabın adının 'Gül Yetiştiren Adam' olmasına rağmen kitapta bu adama çok az değinilmesi. Bazıları tabi bu durumu sevmiş olabilir ama ben çok sevmedim ne yalan söyleyeyim.
Lafı daha fazla uzatmıyor ve bu kitabı okumanızı tavsiye ediyorum.
Keyifli okumalar...
"Lüzumundan fazla ciddiyiz.. belki de bunun için mutlu olamıyoruz..."
Bibliomaniacs Puanı: