Transparent White Star

Playlist

24 Mart 2015 Salı

Yorum: Elizabeth is Missing (Emma Healey)


İsim: Elizabeth is Missing
Yazar: Emma Healey
Sayfa : 320
Yayınevi: Penguin

Ben bu kitaba ba-yıl-dım! Okuduğum en farklı kitaplardan biri olduğunu söyleyebilirim çünkü ilk defa okuduğum bir kitap 80 yaşının üzerinde olan bir kadının bakış açısı ile yazılmış hem de anlatıcı olmasına rağmen kısa dönem hafızası cidden berbat olan bir kadının bakış açısı ile. Ama bunun dışında kitabı sevmemin en büyük sebebi sanıyorum kitabın bir çok türü içinde barındırması: gizem, aile, biraz korku, azıcık komedi. Sanırım romantik hariç her tür var bu kitapta. Emma Healey tüm bu türleri gerçekten de çok güzel bir şekilde birbirleri ile harmanlayıp okura sunmuş. Çok da iyi etmiş.

Kitabın ana karakteri aynı zamanda anlatıcısı Maud, başta da dediğim gibi hafıza problemi yaşayan yaşlı bir kadın, yumurta haşlamaya gidiyor ne yaptığını unutuyor, markete gidiyor ne alacağını unutuyor, dışarı çıkıyor nerede olduğunu ne yaptığını unutuyor. Unutuyor diye yazmak şu an benim için çok kolay belki ama inanın kitabı okurken kendimi Maud'un yerine koyabildim. Yazar kalemini konuşturmuş. Ve sanki Maud'un yerindeki kişi benmişim gibi kafam karıştı, acı çektim ve üzüldüm. Ama tüm bu unuttukları şeylerin arasında yakın zamana dair unutmadığı bir şey var ki o da arkadaşı Elizabeth'in kayıp olduğu. O nasıl oluyormuş ki dediğinizi duyar gibiyim, aslında hiç de garip değil çünkü Maud unutkanlığının hayatına olan etkisini azaltmak için küçük küçük notlar tutuyor ve bir şekilde, hafızası her kendini sildiğinde o küçük notlardan birine rastlayıp Elizabeth'in kayıp olduğunu hatırlıyor ya da biliyor desek daha doğru olur. Tabi küçük bir sorun da var bu süreç de o da Maud'un bu notların ne zaman yazıldığını ya da hala geçerliliklerini sürdürüp sürdürmediklerini bilemiyor olması. Böyle zorlu bir süreç anlayacağınız. Tüm bu sıkıntılarının yanında çevresindeki hiç kimse onu adam akıllı kale almıyor, kızı Helen bile. Gerçi bir yandan da haklılar, bunak unutkan bir kadının dediklerinin ne kadarına inanabilir ki bir insan her ne kadar sürekli Elizabeth kayıp diye yakınıp dursa da...

Kitapta bir yandan Maud'un geçmişine tanık oluyor öbür yandan da kayıp komşu gizemini çözmeye çalışıyorsunuz. Bu durum benim çok hoşuma gitti, sadece bir durum ön planda değil ama iki ayrı durum birbirleri ile o kadar güzel birleşmiş ki okurken inanılmaz zevk aldım ben. Tüm bunların yanında bir de Maud'un gençliğindeki trajedi var ki ne olduğunu söylemeyeceğim heyecanı kaçmasın her ne kadar kitabın başlarında ne olduğunu öğreniyor olsak da. İşte kitabın sevdiğim diğer yanı da şimdiki zaman ile -ki hafıza bozukluğu söz konusu olan bir kadının şimdisinden bahsediyoruz- geçmiş arasında o kadar yumuşak ve akıcı geçişler var ki yazarın size bir tarih vermesine gerek kalmadan hangi paragrafın şimdiki zamana hangisinin geçmişe ait olduğunu rahatlıkla anlayabiliyorsunuz. Her ne kadar anlatıcının kafası karışık olsa da okur olarak biz yapboz parçaları gibi parçaları birleştirebiliyoruz tabi son ana kadar ne olduğunu çözemiyoruz orası ayrı. İşte kitabın en güzel yanı da bu.

Kitap bana Memento'yu hatırlattı, özellikle konusunu ilk duyduğumda aklıma hemen Memento gelmişti. Tabi hafıza kaybı ve notlar dışında pek ortak noktası yok. Yine de hafıza kaybı olan birinin bir gizemi çözmeye çalışması kitaplarda çok da sık  rastladığımız bir şey değil.

Ben kitabı çok sevdim, böyle gizemli ama aynı zamanda aile kitaplarını sevenlere okumalarını öneririm.


Bibliomaniacs Puanı:



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder