"Beş yaş insanın en olgun çağıdır; sonra çürüme başlar.
Ben Alper Kamu, birkaç ay önce beş yaşına bastım. Doğum günüm yaklaşırken vaktimin büyük kısmını pencerenin önünde, dışardaki insanları izleyerek geçiriyordum. Hızlanarak, yavaşlayarak, türlü sesler çıkararak ve bir yerlere bakarak yaşayıp gidiyorlardı. Bir gün onlardan biri haline geleceğimi düşünmek beni hasta ediyordu. Ne yazık ki bundan kaçış yoktu. Zaman acımasızdı ve ben hızla yaşlanıyordum."
Kitabı okumaya başladığımda 'Aha! Bir Holden ile daha karşı karşıyayım.' diye düşünmüştüm. Ama okumaya devam ettikçe -Salinger'ın toprağına haber gitmesin- bu kitabın çok daha güzel olduğu kanısına vardım. Bence tabi.
Oğullar ve Rencide Ruhlar 5 yaşındaki Alper Kamu adlı karakteri konu alıyor. Çocuğumuz pek bir zeki. Sanırım 'çocuğumuz' dediğimi duysa canıma okur, öyle bir karakter. Kitabı okurken öylesine kendimden geçmişim ve sanırım düşünmeyi bırakmışım ki sonuna geldiğimde 'Eh, bu baya polisiye bir roman' dedim kendime. İçinde yok yoktu, polisiye, felsefe... En sevdiğim yanıysa yazarın bir çok edebi esere/yazara/karaktere çok zekice atıfta bulunması oldu. Bir kitapta başka eserlerden incelikle bahsedildiğini görünce birden o kitaba/yazara karşı büyük bir hayranlık besliyorum elimde olmadan. Bu kitabı da bu yönüyle çok sevdim.
Sevmediğim yanı demeyelim ama beni rahatsız eden bir iki nokta vardı ki onlar da : 1. Karakterin yaşının bu denli küçük olması.
2. Her ne kadar gerekli olsa da 'Böyle Uyurdu Zerdüşt' adlı bölümün beni sıkması.
Bu iki nokta dışında kitapta sevmediğim noktalar vardıysa bile çoktan kendilerini hafızamın puslu bölgelerine göndermiş bulunmaktayım.
Kısacası ben bu kitabı çok sevdim. Uzun zamandır böylesine sürükleyici bir roman okumamıştım -sanıyorum-. En kısa zamanda yazarın diğer kitaplarını da okuyacağımdan emin olabilirsiniz.
Son olarak daha önce yapmadığım bir şeyi yapacağım ve içerikten değil ama kitabın kendisinden bahsedeceğim.
- Kapak tasarımı kesinlikle ve kesinlikle kitap ile harika bir uyum içerisinde. Murat Yılmaz oldukça başarılı bir iş çıkarmış diyebilirim.
- İletişimin kitap omurgasını sade tutmasına bayılıyorum zaten.
- Kitap olarak okurken en çok zevk aldığım kitaplar ise boyutları ortalama olup da esnek olan kitaplardır ki bu da onlardan biri.
- Kitaplar ile kafasını bozmuş biri olarak sayfaların kalınlığına bile bakan biri olarak bu kitabın kağıt kalitesini de sevdim.
- Amma velakin kitabın il ve son sayfası hariç diğer sayfaların omurga ile bağlantısı koptu kopacak. Haşin bir okur olsam kitap parçalanacakmış gibi hissediyorum ve bu durum oldukça sinirimi bozdu. (Sırf bunu söylemek için durduk yere sitede yeni bir format deneyip 4 madde ile kitabı övüp sonra da şikayetimi dile getirdiğimi fark etmediğinizi söyleyemezsiniz. Ne yapabilirim, kitap denildi mi aşırıya kaçabiliyorum...)
Bibliomaniacs Puanı:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder