Transparent White Star

Playlist

15 Ağustos 2014 Cuma

Yorum : Kürk Mantolu Madonna


Başlık : Kürk Mantolu Madonna
Yazar : Sabahattin Ali
Yayınevi : Yapı Kredi Yayınları
Sayfa : 160

     Merhaba kitap kurtları, bugünkü yorumum Türk edebiyatının önde gelen eserlerinden biri üzerine. Canım arkadaşımın bu kitabı almasından dolayı dayanamayıp hemen yorum yazmaya karar verdim. Bir blogger olarak bir kitap almadan önce blog blog gezip o kitap hakkında yorumları okurum sonra goodreads'ten puanına bakıp yine bir bakarım millet neler yazmış diye. Bu kitap için de aynı şeyi yaptım ki zaten herkesin dilinde olan bir kitap. Kargo gelince ablam direkt kitabı aldı ve ben okuyacağım dedi. Birkaç gün sonra "bu kitap çok sıkıcı" diyerek bütün isteği kaçmış bir şekilde geri verdi. Çok şaşırdım ama yine de ben okumak için çok hevesliydim. Böyle yeşillikler içinde oturdum, kitabı okumaya başladım. Başladım fakat sonunu getirmekte baya zorlandım. Maalesef ben herkes gibi bu kitabı övüp göklere çıkarmayacağım hatta okuduğum en sıkıcı kitaplar arasında. Biliyorum çok şaşırtıcı geliyor, ben bile şaşırıyorum çünkü kitap hakkında hiç bir kötü yorum yok.

     Öncelikle  kitabın fazlasıyla Avrupa özentisi olduğunu düşünüyorum. Tasvirler... dedim ya mesela eğitimsiz bir kadın anlatılırken başörtülü oluyor fakat eğitimli kadınlar böyle değil.  Tam bir 40lı yılların Avrupalaşma çabasındaki kitap.

     Kitabımız Raif Efendi ile Maria Puder'in yaşadığı aşkı anlatıyor. Hikaye fazlasıyla sıradan ve sonu bence çok klasik ama yine de kitabın en sevdiğim bölümü sonu oldu çünkü en azından ufak da olsa bir "aa!" dedim. Herkes tasvirler demiş. Evet bence de gerçekten kitapta ki tasvirler, benzetmeler, Raif Bey'in ruh halinin yansıtılması çok başarılı.

     Güzel bir yönünü daha söyleyeyim. Sabahattin Ali ”Dünya’nın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir!... Niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz?” demiş. Çok ama çok doğru. Ana karakterimiz çok zavallı, sıkıcı bir karakter ve bir kişi hariç herkes tarafından dışlanıyor zaten biz de o kişi sayesinde Raif Bey'in iç dünyasına girebiliyoruz. Kitabımızın ana fikri de budur. Fakat benim kitabı bu kadar sevmememin sebebi karakterimizin bir aşk yaşayıp bütün dünyaya küsmesi. Raif Efendi yaşadığı aşktan sebep büyün dünyaya sırtını çevirip mutsuz bir hayat sürmeye başlıyor. Evleniyor, çocukları oluyor ama eve ekmek getirmekten başka hiçbir babalık vasfı yok. Eğer her aşk yaşayan böyle olacaksa ohoooo. Ana fikir güzel ama bence biraz fazla abartılmış. Yine de ana fikirden devam edersek Sabahattin Ali'nin söylediği bu söz günümüz için dahi geçerli. Çekingen ya da sessiz birisini gördüğümüz de dışlamak, küçümsemek çok kolay geliyor ama hiç onun neden böyle olduğunu sorgulamıyoruz. Dışlamadan, küçümsemeden önce insanı anlamaya çalışsak dünyamız daha yaşanası bir yer olurdu belki de. Ana fikri sayesinde bu kitaba puanım 1 değil 2,5 ve siz yine de alıp okuyun bu kitabı çünkü bu önemli ana fikir bile yeterli kitabı okumak için.

Bibliomaniacs Puanı :


Uygun Fiyat Listesi
Kitap Yurdu : 7,87 TL
İdefix : 8,25 TL
D&R : 8,25 TL
Babil : 7,70 TL



7 yorum:

  1. az önce kitapla ilgili buraya upuzuuuuuuuun, analiz dolu bir özet yazmıştım gel gör ki teknolojik sıkıntılar burda da beni buldu :(
    özetle:
    Sabahattin Ali'nin ruhsal tasvirlerini çok yerinde ve akıcı buldum öyle ki daha önce farketmediğim insanların davranışları üzerinde düşündürmeye sevk etti beni. Aile davranışları çocukların içine kapanıklığı konusunda önemli bir yer. Raif Bey bundan etkilenmiş olabilir bunu da kitabın sonlarına doğru babasının ölümüyle anlattıklarından sezebiliyoruz. Çocukların da birer birey olduklarını ve düşüncelerine değer vermemiz gerektiğini ebeveynler ve tabiki biz eğitimciler unutmamalıyız. Allah muhafaza, sosyal çevrede bir insanın böylesine katili olup da Raif Bey gibi ölü bir yaşam sunmak tam bir dehşet. Bu veya şu sebeplerle karşısına çıkan ve onunla sadece dost olmak isteyen kadına tutulması ve bu genelde tek taraflı gözüken aşkı kaybetmesiyle kendine de geleceğinde hiçbir hak tanımaması Raif Bey e acıma duymama sebep.
    aslında daha çok diyeceğim şey vardı da hevesimi kaçırdı şu teknik arıza :))) umarım bizler hayatı bir kere oynanan kumar olarak görmeyiz de yolumuza güzelliklerle devam ederiz. Her ne kadar kitapta "Hayatta hiç bir zaman kafamızdaki harikulade şeyler olamıyor." sözü doğru olsa da pes etmemek lazım belki de ;) Büşra'dan siz ikinize sevgi ve başarılar...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle Büşra, pes etmek yok ;)
      Yorumun için de teşekkürler :) Kitabı beğenmene çok sevindim ;)

      Sil
    2. ben de size teşekkür ederim :)) çok sevdim sayfanızı :*

      Sil
  2. ovovovoovov :) Büşübüş bu mu kısa olan :D yorum için teşekkurler dostum fakat kıtabı begenmene sevınemedım hatta bu kıtabı begenenlerı anlayamıyorum desem yeridir :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. belki biraz zaman geçtikten bir kez daha okumayı deneyebilirsin dostum ;) :)

      Sil
    2. Betül inadından vazgeçmeyecek gibi, asıl takıldığı bokta çok farklı olduğu için tekrar okuduğunda bu fikri değişir mi bilemiyorum. :( Ama kitap gerçekten çok güzel, ben hala sevmediğine inanamıyorum :)

      Sil
  3. Kitap biraz yavaş yavaş okunası ve tadına varılası kitaplardan. İnce ama haydi hop hızlıca okuyayım da bitsin gibi davranılırsa zor anlaşılır.
    Çay içmek gibi.
    Şarap içmek gibi tadına vara vara okumalı.
    O zaman güzel. Hem de çok güzel.

    YanıtlaSil