Transparent White Star

Playlist

25 Eylül 2014 Perşembe

Yorum: Cress (Lunar Chronicles #3)


Evet sanırım ben bu serinin bağımlısı oldum. 10 kitap olsa yine de okurum herhalde. Sorun kesinlikle bende değil, aslında ortada sorun olduğu falan da yok hani. Seride 4 kitap var, 4'ünün de asıl kahramanı -varsa öyle bir şey, zira hepsi asıl kahraman, farklı kişiler ama hepsinin hikayesi tüm seri boyunca devam ediyorum, Cinder ile başlayan Cinder&Kai'nin hikayesi, Scarlet'da Wolf&Scarlet'ın hikayesi ile birlikte, bu iki çiftin hikayesi Cress'de muhteşem yeni karakterlerin eklenmesi ile son hızla devam ediyor. En başından beri seri ile ilgili tek tereddüdümün bu kadar çok karakteri + çifti yazar nasıl anlatacak, o anlatacak da bize yetecek mi sorusu olmuştu. Ama şimdi anlıyorum ki, demek ki böyle bir şey olabiliyormuş. Neyse lafı uzatmayıp Cress'e dönecek olursak:


Başlık: Cress
Yazar: Marissa Meyer

Şu kapak tasarımına bir bakın sevgili okurlar. Nasıl muhteşem, nasıl harika! Sırf bu kapak için bile okunur bu seri.. Tamam belki kapak için okunmaz ama yani şeyyy. Kitap çok güzel ki zaten. Peki tamam sustum saçmalamıyorum artık.



Bu kitap benim için en başından beri -daha kitabı okumadan- serinin en favori kitabım olmuştu, neden derseniz cevabı basit : Rapunzel! Başka söze gerek var mı bilmiyorum ama Rapunzel benim hala daha en sevdiğim masal kahramanıdır. Ah tabi favori kitabım olmasının sebebi sadece Rapunzel'den ötürü değil, diğer sebep ise: bu kitapta Rapunzel bir hacker! Rapunzel=Hacker, Hacker Rapunzel... Hayal edebiliyor musunuz ?.. Nasıl da muhteşem bir karışım ^-^ Bunun bilgisayarlara olan sınırsız aşkım ile hiçbir alakası yok. Ayrıca her şey bununla da sınırlı değil, sevgili hacker Rapunzel'imiz ya da Crescent Moon'umuz yıllardır bir uyduda süren esaretinden sonra kazara* Dünya'da bir çölüne düşüyor. Her ne kadar yıllar boyunca bir gün Dünya'ya gitmenin hayalini kuruyor, Dünya ile ilgili her şeyi gizlice araştırıyor olsa da kendini birden orada bulması onu  oldukça şaşırtıyor işte bu da bizler için oldukça eğlenceli sahnelere vesile oluyor. Wuhuhuhuu... 




Kurgu öyle incelikle tasarlanmış ki şaşırırsınız, bu tüm seri için belki böyle ama özellikle bu kitap için çok daha başka ve özel olmuş. Dil ile yaptığı oyunlar tam da ne yaptığını bilen bir yazarın yapabileceği şeyler mesela ne mi: kahramanlarımızdan biri olan -en sevdiğim- Thorne'un gemisinin adı Rampion bir bitki adı ve sıkı durun bomba geliyor! Rampion'ın Almanca karşılığı Rapunzel ve aslında hikayenin ve bir yorumda da okuduğuma göre Grimm Kardeşler'in yazmış olduğu hikayenin bazı versiyonlarında da bu bitkinin adı Rapunzel olarak geçiyor. Ve Cress'de aslına bu bitkinin familyasından başka bir bitkinin adı. Yani Rampion, Cress, Rapunzel hepsi birbiri ile çok alakalı kelimeler. Böyle bir kurgu nasıl da görmezden gelinir ki şimdi. 

Belki de bu seriyi sadece kurgu bir roman olarak görmediğimden dolayı bu kadar sevdim, ama işte tüm bular kitap Türkçe'ye çevrildiğinde ne olur hiç bilemiyorum, tek temennim çevirmenin gerçekten işini severek yapan, başarılı biri olması yoksa yazarın emekleri boşa gitmiş olacak bir yerde. Tüm bu bilgilerin dipnot olarak kesinlikle verilmesi gerekiyor. Sesimi duyan varsa bu ricamı dikkate alınız lütfen.

Şimdilik benden bu kadar, yoksa bu kitap/seri ile ilgili sabah kadar konuşurum ben her ne kadar sevgili bibliomaniac arkadaşım Betül'cüğüm fantastik romanlardan pek haz etmese de :) 


Bibliomaniacs Puan:

  


2 yorum:

  1. sanırım senın yorumladığın kitapları okuyor olmamdan dolayı -fantastik olanlar hariç- yorum yazamıyorum veeeeeee blog fantastik kitaplarla doldu taştı oooh god nerde benim tarih kitaplarım acilen yorum şart :P :DD

    YanıtlaSil
  2. Oku da gel :) :) Yoksa sıradaki kitap yorumu da fantastik bir kitaba ait olabilir sonra pişman olursun :)

    YanıtlaSil